İstanbul İlçeleri

3

Türkiye’nin en yoğun nüfuslu ve ekonomik yönden en mühim kenti olan İstanbul, Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın Kumburgaz ve Adalar kolları üstünde yer alması sebebiyle yüksek derecede deprem riski taşıyor. Uzmanların sık sık uyardığı “büyük İstanbul depremi” olasılığı, şehirdeki yapı stokunun hali ve zemin yapısıyla birleştiğinde riskli bölgelerin daha net biçimde meydana konulmasını lüzumlu kılıyor.

Deprem Riskini Belirleyen Faktörler
AFAD, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ve detaylı üniversitelerin çalışmalarıyla hazırlanan güncel deprem risk haritalarında; ilçelerin risk seviyesi belirlenirken şu esas faktörler göz önünde bulunduruluyor:

Fay hattına olan mesafe

Zemin sıvılaşma potansiyeli

Alüvyon zemin varlığı

Mevcut yapı stoğunun yaşı ve dayanıklılığı

1999 Gölcük Depremi ardından oluşturulan yapıların hali

Deprem Riski En Yüksek İlçeler (1. Derece Riskli Alanlar)
İstanbul’un birtakım ilçeleri, zayıf zemin yapıları, eski yapı stoğu ve fay hatlarına yakınlıkları nedeniyle yüksek risk grubunda yer alıyor. İşte ilgi çeken tehlikeli bölgeler:

Avrupa Yakası’nda Yüksek Riskli İlçeler
Avcılar: Küçükçekmece Gölü’ne ve Marmara Denizi’ne yakınlığı, alüvyon zemin ve 1999 evveli yapı yoğunluğu nedeniyle çok yüksek risk taşıyor. Ambarlı ve Haramidere, özel ilgi gerektiriyor.

Küçükçekmece: Menekşe, Kanarya gibi mahalleler sıvılaşma riski taşıyor.

Bakırköy: Genellikle kıyı kesimi ve Ataköy dolgu alanları nedeniyle tehlikeli.

Beylikdüzü: Gürpınar ve çevresi, zeminsel tehlikeler nedeniyle öne çıkıyor.

Zeytinburnu: Eski yapıların çokluğu ve fay hattına yakınlığı bu ilçeyi çok tehlikeli yapıyor.

Fatih: Cankurtaran, Süleymaniye, Edirnekapı gibi mahallelerdeki tarihi ve eski yapılar ciddi tehlike altında.

Bahçelievler, Güngören: Zayıf zemin ve eski binalarla riskli bölgeler arasında.

Anadolu Yakası’nda Yüksek Riskli İlçeler
Kadıköy: Genellikle Fikirtepe gibi süratli yapılaşma görmüş bölgelerde, yüksek binalar ve zemin uyumsuzluğu risk yaratıyor.

Maltepe, Kartal, Pendik, Tuzla: Sahil şeritleri bilhassa sıvılaşma yönünden riskli; iç kesimler daha güvenilir.

Üsküdar, Ümraniye, Ataşehir, Sancaktepe, Sultanbeyli: Yer yer fay hatlarına yakınlık ve zemin yapısı nedeniyle ilgili olunmalı.

Adalar: Hem yapı stoğu eski hem de fay hattına son derece yakın, bundan dolayı risk çok yüksek.

Deprem Riski En Düşük İlçeler (4. Derece Riskli Alanlar)
İstanbul’da birtakım bölgeler jeolojik yönden daha dayanıklı zeminlere sahip ve büyük deprem riskine karşı görece daha dayanıklı. Fakat bu, her binanın güvenilir bulunduğu manasına gelmiyor. Zemin kadar bina niteliği de mühim.
Düşük Riskli İlçeler ve Güvenli Bölgeler
Çatalca: İstanbul’un en düşük deprem riski taşıyan ilçesi. Karacaköy gibi iç bölgelerde zemin son derece dayanıklı.

Arnavutköy, Eyüpsultan, Sarıyer: Fay hatlarından uzak ve dayanıklı zemin yapısına sahip bölgeler.

Beykoz: Kıyıdan uzak yüksek alanlar güvenilir kabul ediliyor.

Şile: Karadeniz kıyısındaki bu ilçe, zemin bilhassari nedeniyle avantajlı.

Çekmeköy: İç kesimleri güvenilir zemin yapısı nedeniyle öne çıkıyor.

Şişli (Maslak): Yer altı kaya yapısı vasıtası ile yüksek binalar amacıyla ideal ve güvenilir.

Silivri & Büyükçekmece (kıyı hariç): İç kesimlerinde alüvyon olmayan zemin vasıtası ile daha az riskli.

Başakşehir: Yeni yapı stoku ve zemin bilhassariyle orta-düşük risk grubunda yer alıyor.

Uzmanların Önerileri: Bina Bazlı Analiz Şart
Jeoloji ve deprem uzmanları, genel bölge değerlendirmelerinin yanı sıra bireysel bina testlerinin de yapılması lüzumluliğini vurguluyor. Prof. Dr. Şükrü Ersoy, “Aynı sokakta bile zemin değişiklik gösterebilir. Bu yüzden parsel ve bina bazlı analizler büyük ehemmiyet taşıyor.” derken, Prof. Dr. Şener Üşümezsoy da Aydos, Çamlıca ve Kartaları gibi bölgelerin güvenilir kabul edilse de yapı niteliğine ilgi edilmesi lüzumluliğini ifade ediyor.