Yaklaşık iki ay önce
Bir süre sonra mutfaktan eli boş döndü, sanırım suyu masaya getirecekti. Sohbet etmeye devam ederken dikkatimi çeken şey, sesinin biraz daha yavaş ve kişisel bir tonda olmasıydı. Hafifçe garip hissettim ama bunu üzerinde fazla durmadım. Oturduğum yerden evin genel dekorasyonuna göz atarken, bazı kişisel eşyalar dikkatimi çekti; aile fotoğrafları, kitaplar, süs eşyaları…
Biraz daha zaman geçince, hala eşinin ortalıkta olmaması kafamı kurcalamaya başladı. “Eşiniz nerede?” diye sormaktan kendimi alamadım. Hafif bir gülümsemeyle, “O birazdan gelir, merak etme” dedi. Ancak bu sırada kendimi biraz rahatsız hissetmeye başlamıştım. Davet gayet masum ve dostane görünüyordu, ama içimde bir huzursuzluk vardı.
Pages: 1 2
Son yorumlar