Benim adım Remziye Yılmaz
Benim adım Remziye Yılmaz, 32 yaşındayım ve Bursa’da yaşıyorum. Kendimi her zaman iyi bir anne olarak gördüm. İlk evliliğim bittiğinde küçük kızım Elif’i de yanıma aldım. Ne olursa olsun onu koruyacağıma kendi kendime söz verdim.
Üç yıl sonra Eren Demir ile tanıştım. Nazik, sakin, anlayışlı bir adamdı. Yalnızlığın ne demek olduğunu biliyordu. Evimize ilk geldiğinde Elif’e asla yabancıymış gibi davranmadı. “Artık huzuru bulduk,” diye düşünmüştüm.
Ama yanılmışım.
Elif’in Geceleri Bitmeyen Kabusları
Elif bu yıl yedi yaşına bastı. Bebekliğinden beri uyumakta zorlanıyor. Gecenin bir yarısı ağlayarak uyanıyor, bazen altını ıslatıyor, bazen sebepsiz yere çığlık atıyordu. Babasız büyümenin etkisi olduğunu düşündüm. “Eren hayatımıza girince her şey düzelir,” dedim kendi kendime.
Ama hiçbir şey değişmedi. Elif hâlâ geceleri ağlıyor, bazen boşluğa bakıp dalıp gidiyordu. Sanki yavaş yavaş elimden kayıp gidiyordu.
Her Gece Sessizce Odadan Çıkıyordu
Geçen ay fark ettim. Eren her gece saat 23.30 – 00.00 civarı sessizce yatak odamızdan çıkıyordu. Sorduğumda,
“Belim tutuluyor Ceren, salondaki kanepe daha rahat,” dedi.
İnandım.
Ama birkaç gece sonra su içmek için kalktığımda, salonda olmadığını gördüm. Elif’in odasının kapısı aralıktı. İçeriden hafif sarı bir gece lambası yanıyordu.
Başımı uzatıp baktığımda… Eren, kızımın yanında yatıyordu. Kolu Elif’in omzuna uzanmıştı.
Donup kaldım.
“Neden buradasın?” diye fısıldadım.
Bana baktı, sesi sakindi:
“Yine ağlıyordu… Yanına geldim, öylece uyuyakalmışım.” dedi
Söyledikleri mantıklıydı ama içimde bir şey kıpır kıpırdı. Ağır, bastırıcı, sıcak bir korku… Yaz fırtınası öncesi havadaki o gerginlik gibi.
O gece karar verdim. Kimseye söylemeden Elif’in odasına, dolabın üst köşesine küçük bir gizli kamera yerleştirdim.
Ve ertesi sabah kaydı izledim.
Gördüklerim…
Ellerimi titretti. Boğazım düğümlendi. Kalbim bir an gerçekten durdu sandım. Devamını okumak için diğer sayfaya gecebilirisniz..


Son yorumlar